gine gam yükünün kervanı geldi, kaju getirmedi..
eski yazılardan biri... ama sanki kaju konusuyla ilgili olabilir.. en azından yorum kısmı..
gine
gam yükünün kervanı geldi, çekemem bu derdide yavrum bölek seniynen
geçen yağmur yağdı, çölde de yağmur yağarmış
demek. rüzgar başladı önce bir kaç gün sürdü. içgüdüsel olarak
hissediyor insan yağmuru.. ben hissettim yani. sonra dün de başka bişi
farkettik. yılmaz'la beraber.. kamptaki yürüyüş alanımızdaki
toprak pıtırıklamış. sanki cipslerin üzerinde yürür gibi pırıt pıtır
pıtırk ediyor yürürken. ofisde yağdı ilk. konteynırların sundurmalarının
altında hurda koltuklar var. hurda derken şöyle: koltuğun sadece oturma
yeri var, başka bir objenin üstüne konmuş halde. oturunca makam koltuğu
hissi veriyor kıça. açık havada. fakat dikkatli oturmazsan gıpranıyor,
düşme tehlikesi teşkil oluyor. neyse.. oturup yağmuru izledim.. "başlık
ile yazının ne ilgisi var?" diye sorduğunu duyar gibiyim sevgili blog.
yazılarımı yarı yarıya emprovize yazıyorum. başlarken aklımda bişeyler
oluyor. yazarken serbest bırakıp aklımı. öylecene yazıyorum. işte bu
yüzden bazen saçma sapan gelişmeler olabiliyor yazılarda. yağmur, hüzün
ve gam çağrıştırır ya belki ... fakat burası bu açıdan da değişik
galiba.. sevinç benzeri bir his verdi bana.. mayomu giyip yağmura
çıkmaya niyetliydim ki.. yılmaz verdi ayarı.. "asit yağarmış", "ilk
yağmurda ıslanmamak gerekirmiş".. e ben de etkilendim tabii olarak.
yapamadım. fakat tınmayacam birdahakine.. önceki gece bir de patır
patır dolu yağdı. doluları görmedim, sesiyle uyandım. "noluyo lan."
diyerek yattım. artık ne derece doğruysa işte... ertesi gün "gece dolu
yağdı" dediler. bugün biraz sinek katliamı yaptım
sevgili blok. pencere konusunu biliyorsun. gün ışığı için kapıyı açık
bırakıyorum içeri geliyorlar. normalde yok sayıyorum onları, bugün çok
kalabalıktılar. "dağilın lan" dedim. dinlemediler. bir kaç kez daha
uyardıktan sonra verdim raid'i. verdim raid'i. galiba beni de biraz
etkiledi bu Raid.
neyse öpüyorum...
yorum:
bu türküyü ilk tokat kızıl
inişte, arabayla giderken farketmiştim. tilki, kuş, kuzu, davarlarla ve
envayi çeşit bitkiyle dolu memleketim. yağmuru ayrı güzel, sisi,
fırtınası ayrı.. dünyanın 4. büyük petrol sahası olan bu yeri; bırakın,
bütün Irak'ı bi niksar'a değişmem ben. e Irak'lı insanlar için de tersi
geçerlidir herhalde. savaş çok kötü. yazı yetersiz, söz yetersiz.
18 kasım 2011'de yazıldı, az önce bir iki satır eklendi..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder