Durum, dram, drum

Durum, dram, drum

27 Kasım 2011 Pazar

durum, dram, drum

Bu blok işini devam ettirebilmek için zihni açmalı.. fakat ve lakin zihni açmaya mani çok şey var buralarda. Şimdi isfahan hayali mi kursam acaba diye düşünürken .....aslında...... Ama önce biraz şu zihin kapayıcı iç karartıcı şeylerden söz edeyimmm... ya da vazgeçtim etmiyom sevgili blok gülümseyeyim, erkekler pozitif kızları sever. Okunma oranımı artırayım biraz... haaa... okuyan arkadaşlar lütfen bloğumun reklamını yapın. mesela ilk yazım çok komikti bence, okuyup okuyup gülüyom ben hala...
yalan. Bir iki kere okudum, yani biri bir yorum yapınca, gönderme yapınca, okumak gerekiyor “ne yazdıydım la” diye, ki o okuyan arkadaşlar kendilerini biliyorlar.
O kendini biliyor, okandıni bıliyor diye bir şarkı vardı..)
He işte o an insanın dönüp okuyası geliyor, aa okumuşlar lan diye de seviniyor insan.
Bu yazarların “ben kendime yazıyorum” tripleri varya, ya yalan ya da çok değişik bir kafa olmalı. Mesela bendeniz; ne kadar seviniyorum bilseniz biri okuyup yorum yapınca.. (yazarolmadığımhalde) birisi beğenmiş olunca bile seviniyorum.. aaa okumuş diye. Gerçi okumadan beğenen hasta ruhlu insanlar da vardır muhakkak, onlar bu satırların konusu değiller.yazar olsam ne biçim sevinirdim. ya da ne derdim: “nassı olsa okuyacak lavuklar okumasınlar da göreyim” mi? derdim. Bizim aşçı mesela; öğlen yemeklerini yaparken: “ hıyarağaları nasıl olsa yiyeceksiniz” diye yapıyor olmalı, başka türlü kasıt olmadan bu kadar kötü yemek olmaz yani, “akşam yemeğini de aynı aşçı yapıyor” diyorlar.. ki bu mümkamsız. Belki de mümkün. Bir durum olmalı ya da bir dram. Hamburger ya da tavuk geliyor 5 gündür ki; yarın da gelirse...
Evet hamburger gelmedi, üçgen ekmek arasına sürülmüş bişey geldi... kafaya takmayıp önümüzdeki maçlara bakalım diyorum aksi takdirde o üçgen ekmeği birilerine zorla yedirme isteği oluşuyor içimde. Neyseki yılmaz geldi ve siparişlerimi getirdi.. 
250’şer gram kuru incir, gün kurusu kayısı (ki müthiş bişey; insanın direkt sinirini alıyor etken maddesi), fındık, cezerye ve 1,3kg kabuklu ceviz. Öğlen 12:00 sıralarında meyve ve patates kızartması üstüne bol kahve sıcak çikolata peşinden kampa gelince de birer lokma yukarda yazdığım dalgalardan yeyip akşam yemeğine kadar insan gibi dururum sanıyorum.. aç kalmak fena.
dram.
taşkın - 4 Ekim 2011  18:47'de yazıldı..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder